.NET Core, .NET Standart ve Felsefe Taşı – Part I

Merak etmeyin, bu yazının ne Harry Potter, ne de maddeyi altına dönüştürme ile bir ilgisi yok. Bu yazı dizisinde daha çok, .NET Core ve .NET Standart’ın kendilerini, ortaya çıkmalarındaki nedenleri, ekosistemde yapacakları değişiklikleri ve bizim bu değişikliklere nasıl ayak uydurmamız gerektiği ile ilgili konuşacağız.

Giriş

Yakın zamanda .NET Core 2.0 ve ASP.NET Core 2.0 duyuruldu. Bir çok değişiklik ve güzel haber var fakat boşverin, şimdi oradan kopup, biraz daha geriye, bütün bunların başladığı zamana gidelim. Fazla değil Kasım 2014’te Microsoft, .NET Core’u (CoreFX) Open Source yaptı. Tabii kimse .NET Core’un ne olduğunu bilmiyordu. Blog yazısında, aslında bu teknolojinin içeride ASP.NET 5 (vNext) ve .NET Native’de -ki başlı başına ayrı bir konu- hali hazırda kullandıklarını, gelecekte .NET platformunun temel taşının bu yapı olacağını söylediler. Open Source olmasındaki sebep ise, .NET’in arkasında daha güçlü bir ekosistem oluşturmak ve cross-platform bir hale getirmek için hazırlıklara başlamaktı.

.NET Core’un arkasındaki ana sebep ise, .NET Framework yaklaşımının pek de doğru olmaması ve bunu değiştirmeye yönelik çalışmalar yaparken de aynı zamanda zaten olması gereken cross-platform desteğini de göz önünde bulundurmaktı. İki amaç da zamana göre daha fazla önem kazanabilir.

.NET Core’un alt yapısını anlatmadan önce size .NET Framework yaklaşımını ve yanında getirdiği problemleri biraz daha açmam gerek.

Bir Sorunun Tanımı

Yukarıdaki ekranı hatırladınız değil mi? Hiç görmediyseniz eğer ne mutlu size, bugünün şanslı 10.000 kişisinden birisiniz. Özetlemek gerekirse, yüklediğiniz bir uygulama, çalışmak için .NET Framework’ü gerektiriyor ve önce onu yüklemeniz gerek. Bunun sadece Windows içerisinde karşılaşılan bir durum olduğunu söylemiyorum, keza diğer sistemlerde yüklediğiniz paketler, başka paketleri gereksinim olarak isteyebiliyor, fakat buradaki ana sorun teknik değil. Ana sorun, yukarıdaki problemin son kullanıcı tarafından çözülmesinin beklenmesi. Aynı zamanda bu paket öyle elzem ki, bütün .NET uygulamaları* kullanıyor ve versiyonları var. Uygulama hangi versiyonu kullanıyorsa ona göre yüklenmesi gerek. Yukarıdaki “Yes” butonuna basınca sizi o paketin indirme sayfasına yönlendiriyor, siz de inen paketi kuruyorsunuz. Tabii paket kullandığınız işletim sistemi tarafından destekleniyorsa. Örneğin Windows 7 kullandığınızı varsayarsak ve açmaya çalıştığınız uygulama .NET Framework 4.6 kullanıyorsa eğer, SP1 yükseltmesini önceden yapmış olmanız gerek. Yapmamışsanız uygulama çalışmıyor. Yani bir uygulamayı kullanmak için önce sistem güncellemesi, sonra paket kurulumu ve en sonunda kullanmak istediğiniz uygulamanın kurulumunu yapmanız gerekebilir. Bu arada bütün bunları teknik bilgisi fazla olmayan birinin yapmaya çalıştını düşünürseniz, durum pek iç açıcı değil.

Diğer bir sorun, bu kütüphanenin içerisinde herşeyin olması. Siz bir uygulama yazarken sadece küçük bir kısmını bile kullansanız, bu o uygulamanın .NET Framework kullandığı gerçeğini değiştirmiyor. .NET Framework 4.6’nın kurulum paketi 62.4 MB. Kurulum sonrası boyutu 100 MB’ı aşıyor. Amacı iki sayı toplamak olan bir konsol uygulamasının çalışması için de bu kütüphanenin kurulması gerek.

Ha bu arada yukarıdaki bu iki uygulama da diğer işletim sistemlerinde çalışmıyor.

Sanırım yavaş yavaş problemin kaynağının ne olduğunu ve nasıl çözülebileceğini düşünmeye başlamışsınızdır. Öyle bir şey olmalı ki, uygulama herhangi bir dış kaynağa gereksinim duymamalı, yani kullandığı paketleri yanında götürmeli.

* = Bütün .NET Framework uygulamaları yani WinForm, WPF, ASP.NET gibi.

Bir Efsanenin Doğuşu

.NET Core işte bu fikrin hayata geçmiş hali. Tabi şu “kullandığı paketleri yanında götürmesi” kısmı için .NET Framework parçalara ayrıldı ve çoğu paket NuGet üzerinden referans edilebilir hale getirildi. En temel parçalar (CLR ve içerisindeki GC ve JIT) ise cross-platform çalışması için baştan yazıldı ve .NET Core CLR oluştu. Tabii hepsinin cross-platform çalışması için değiştirilen bir çok yaklaşım da oldu.

Peki Web?

ASP.NET 5 (vNext) yani ASP.NET Core ise, .NET Core’un üzerine ASP.NET mimarisinin bindirilmesi ile oluşmuş bir platform. Ocak 2016’ta ASP.NET 5 adı ASP.NET Core olarak değiştirildi çünkü ASP.NET  5 sanki ASP.NET 4.5’in bir üst versiyonu gibi anlaşılıyordu. Halbuki ASP.NET 5,  yapısal anlamda ASP.NET 4.5’i andırmıyordu bile ve bu insanlarda kafa karışıklığı yaratabilirdi. Bu sebeple isim değişikliğine gidildi.

Soru İşaretleri

Peki .NET Standart bunun neresinde. Bugün itibarıyla üç tane .NET platformu var; .NET Framework, .NET Core ve Xamarin. Her birisinin amacı ve kullandıkları altyapılar farklı. Tabii bu kullanılan dil aynı olsa bile oluşan paket uyuşmazlığı, yazılan kodların platformlar arası kullanılmasını engelliyor. Zaten her biri programlayan kişiye farklı API’lar sunuyor. Yani her türlü yazılan kod belirli bir platforma özel olmuş oluyor. Bu sorunu çözmek için üretilen PCL ise sorunu daha da büyük bir hale getiriyor.

Part II’de ise .NET Standart’ın ne olduğunu ve yukarıdaki probleme nasıl bir çözüm getirdiğini göreceğiz.

.NET Core, .NET Standart ve Felsefe Taşı – Part II

Email’lerin İletim Durumlarını “İleti İzleme” Özelliğini Kullanarak Kontrol Etme

Belli durumlarda size (organizasyonunuza) gönderilen veya sizin gönderdiğiniz (organizasyonunuzdan gönderilen) bir email’in durumunu, iletilip iletilmediğini kontrol etmeniz gerekebilir. Belirli email’ler ile ilgili ayrıntılı bilgi almak, iletim sorunlarını daha etkin bir şekilde takip ve tespit etmenize ve posta akışı sorunlarını gidermenize olanak sağlar. Office 365 Orta Ölçekli İşletme, Office 365 İş veya Office 365 Kurumsal yöneticisiyseniz, “Exchange Yönetim Merkezi > Posta Akışı > İleti İzleme” sayfaları ve menülerinde ilerleyerek ulaşacağınız ekrandaki “İleti İzleme” özelliği ile gerekli sorgulamayı gerçekleştirebilirsiniz.

“İleti İzleme” özelliği sayesinde, son 90 gün içerisinde organizasyonunuzdaki alıcılara gönderilen veya organizasyonunuzdaki göndericiler tarafından iletilen email’lerin durumunu kontrol edebilirsiniz:

  • Office 365 Yönetim Merkezinde, soldaki menüde “Yönetim Merkezleri”ni ve ardından “Exchange”i tıklayarak Exchange Yönetim Merkezine (http://outlook.office365.com/ecp) gidin:
  • “Posta Akışı > İleti İzleme” menülerinde ilerleyin:
  • Açılacak ekranda, aşağıda listelenen kriterleri isteğinize ve ihtiyaca göre belirleyin:
  • Tarih aralığı: Belirlenen şablonları seçebilir veya özel bir aralık belirtebilirsiniz. Son 7 günden daha eski bir email’e ulaşmak istiyorsanız, sonuçlar CSV formatında bir dosya ile verilecektir.
  • Teslimat durumu: Tüm email’leri, başarısız olanları, bekleyenleri, gruplara gönderilenleri (genişletildi) veya son durumu henüz bilinmeyenleri filtreleyebilirsiniz.
  • İleti kimliği: Söz konusu email’in header’ındaki “Message-ID:” değerini kullanarak spesifik aramalar yapabilirsiniz.
  • Gönderici: Email’i gönderen kişileri belirtebilirsiniz. Açılacak listede var olmayan kullanıcıları eklemek için, söz konusu adresi “Adları denetle” butonunun yanındaki kutucuğa girebilir ve bu butona tıklayarak ilerleyebilirsiniz. Belli bir kişi yerine belli bir etki alanından gönderilen tüm email’leri sorgulamak isterseniz, desteklenen “wildcard” kullanımını da tercih edebilirsiniz. Örneğin, bu alana gireceğiniz “*@peakup.org” değeri, contoso.com etki alanındaki tüm göndericilerin ilettiği email’lerin listelenmesini sağlayacaktır.
  • Alıcı: Email’i gönderildiği kişileri belirtebilirsiniz. Açılacak listede var olmayan kullanıcıları eklemek için, söz konusu adresi “Adları denetle” butonunun yanındaki kutucuğa girebilir ve bu butona tıklayarak ilerleyebilirsiniz. Belli bir kişi yerine belli bir etki alanına gönderilen tüm email’leri sorgulamak isterseniz, desteklenen “wildcard” kullanımını da tercih edebilirsiniz. Örneğin, bu alana gireceğiniz “*@peakup.org” değeri, contoso.com etki alanındaki tüm alıcılara gönderilen email’lerin listelenmesini sağlayacaktır.

    – Eğer 7 günden daha eski email’leri sorguluyorsanız, belirtebileceğiniz ek parametreler vardır:

    Rapora ileti etkinliklerini ve yönlendirme ayrıntılarını dahil et: Az sayıda email’i sorguluyorsanız, daha fazla detaya ulaşmanızı sağlayacak olan bu kutucuğu işaretli hale getirebilirsiniz. Sorgunuz sonucu çok fazla sayıda email döndürülmesini hedefliyorsanız, sürecin uzamasına ve süreç sonunda oluşacak raporun büyümesine neden olacağı için bu seçeneği atlamanız tavsiye edilir.

  • Yön: Tüm email’leri, organizasyonunuza gelenleri veya organizasyonunuzdan gidenleri filtreleyebilirsiniz.
  • Özgün istemci IP adresi: Email’i gönderen istemcinin IP adresini belirtebilirsiniz.
  • Rapor başlığı: Rapor için daha önce kullanılmamış, benzersiz bir başlık belirtilmesi gerekir. Varsayılan olarak dolu gelecek olan bu alanı, tercih etmeniz durumunda, ayırt edici şekilde değiştirebilirsiniz.
  • Bildirim e-posta adresi: İleti izleme işlemi tamamlandığında bildirimin gönderileceği, yapınızdaki kabul edilen etki alanlarında bulunan bir email adresi belirtebilirsiniz.
  • “Ara” butonuna tıklayarak ileti izleme işlemini başlatın.

İşlem tamamlandığında, eğer sorgunuz son 7 günden daha eski bir zaman dilimini kapsıyorsa bir CSV dosyası şeklinde, son 7 gün veya daha yeni bir zaman dilimini kapsıyorsa ayrı bir tarayıcı ekranında sonuçları göreceksiniz. Gelen ekrandaki listede, belirttiğiniz kriterlere uyan email’ler listelenecektir:

İncelemek istediğiniz email’i gösteren ögeyi açarak detayları görebilirsiniz:

7 günden eski ögelere yönelik izlemelerin listesini görüntülemek için, yine ileti izleme aracında “Bekleyen veya tamamlanan izlemeleri görüntüle” bağlantısını tıklayarak sorgularınıza ulaşabilirsiniz:

Sonuçlarda, gönderici, alıcı, konu, tarih, teslim durumu gibi detayları inceleyebilirsiniz.

Gönderilen email’lerin ileti izleme alanına yansıması, gönderildikten sonra yaklaşık 10 dakikayı bulabilir, nadiren de olsa belli durumlarda 1 saate kadar sürebilir.

Keyifli çalışmalar!

Mail Merge: Word Üzerinden Alıcısına Göre Kişiselleşmiş Toplu e-Postalar Gönderme

Yüzlerce müşterinize birkaç dakika içerisinde, adına özel e-posta göndermeniz için, Müşteri Ad-Soyad ve e-posta adresi yazan 2 sütuna sahip olmanız yeterli! Gerisi Word’ün işi!

Mail Merge – Adres mektup birleştirme işlemi, aynı anda birden çok belge oluşturmak için kullanır. Bu belgelerde metin, düzen, biçimlendirme gibi ana şablon birbirinin aynısıdır. Fakat her belgenin belirli bölümleri alıcısına göre  kişiselleştirilmiş hale getirilebilir. “Mail Merge” ile, bir etkinlik için katılımcıların isimlerine özel yaka kartlarını toplu halde hazırlayabilir, muhasebe departmanı olarak, firmalara borç bakiyelerini hatırlatan ya da insan kaynakları departmanı olarak personelinize kalan izin günlerini belirten e-postaları birkaç dakika içerisinde hazırlayıp gönderebilirsiniz.
Bu makalede Word’ün çok güçlü işlevlerinden biri olan bu özelliği kullanarak, aynı anda birden çok kişiselleşmiş e-posta oluşturacağız.

1.Adım:  Posta Listesini Hazırlama

Adres mektup birleştirme işlemindeki en önemli adım, posta listesini hazırlamaktır. Posta listesi, e-postadaki bilgileri doldurmak için kullanılan verileri içerir. Posta listenizi, Excel ya da Word’de tablo biçiminde hazırlayabilirsiniz. Listenizi, mutlaka sütun başlıkları olacak şekilde ve kayıtlar arasında hiç boş satır olmayacak biçimde hazırlamanız gerekmektedir.

2.Adım : Adres Mektup Birleştirmeyi Başlatma

Yeni bir Word belgesi açın. Adres Mektup Birleştirme, e-Posta gönderimi dışında, farklı kişiler adına yaka kartı bastırmak için ya da farklı firmalar adına düzenlenmiş Word belgeleri oluşturmak için de kullanılabilir. Mail gönderiminde kullanmak için,  Mailings  –> Start Mail Merge –> Letters    (Postalar –> Adres Mektup Birleştirme–>Mektuplar) düğmelerine basın.

3.Adım: .Ana Belgeyi Hazırlama 

 Sanki mailinizin gövdesini yazar gibi, e-postanızın herkes tarafından görülecek olan ortak içeriğini yazın. Belgeye İmzanızı, Şirket logosunu ya da resim eklemek isterseniz, Ekle / Resim sekmesinden ekleyebilirsiniz ya da istediğiniz yerden kopyalayıp yapıştırabilirsiniz. e-postanın alıcısına göre kişiselleşecek olan kısımlarını boş bırakın.

4.Adım: Alıcı listesi ile e-Posta Metnini Bağlama

İlk başta hazırladığımız Posta Listesinden (Excel ya da Word Tablosu) veriyi çekmek için Select Recipents –> Use an Exciting List… ( Alıcıları Seç–> Varolan Listeyi Kullan) düğmelerine basın. Excel kitabınız birden fazla sayfadan oluşuyorsa( sayfa1, sayfa2 vb.) kullanıcıların listenin hangi sayfada olduğunu seçmeniz için bir pencere açılır, ilgili sayfaya tıklayın.

5.Adım:  E-posta İletisine Kişiselleştirilmiş İçeriği Ekleme ve Önizleme

Şimdi sıra, alıcıya göre değişecek olan alanlara hangi bilginin geleceğini belirtmek. Sayın kelimesinden sonra bir boşluk bırakıp , İnsert Merge Field (Birleştirme Alanı Ekle )düğmesine tıklayın ve açılan listeden Ad Soyad’I seçin.  Preview Results (Sonuçların Önizlemesi) düğmesine tıklayarak, Excel listesindeki kayıtları nasıl çektiğini ön izleyebilir, ileri geri okları ile kayıtlar arasında gezinebilirsiniz.

6. Adım: Mail Merge İşlemini Tamamlama

Ve Son Adım! İnternete bağlı olduğunuzdan emin olduktan sonra e-posta gönderme işlemini başlatmak için Finish & Merge –> Send e-Mail Message   (Bitir ve Birleştir –> e-Posta Gönder) düğmesine tıklayın.
To, (Kİme,) e-posta adreslerini belirttiğimiz alandır. Excel sayfanızda, e-posta bilgisinin yer aldığı sütun adını seçin.
Subject Line, (Konu Satırı,) gönderilecek olan e-postanın konusunu yazın.
Send Records, (Kayıtlara Gönder) e-postanın kimlere gideceğini seçebileceğiniz alandır.
e-Postanın, Excel listenizdeki tüm alıcılara gönderilmesi için All ( Tümü ) seçeneği,
Preview Results düğmesine basarak önizleme yapıldıysa, o an önizlenen kayda gönderilmesi için Current Record (Güncel Kayıt )seçeneği,
Örneğin 5. satır ile 25. satır arasındakilere gönderilmesi için, From seçeneği seçilir  ve From: 5 To: 25 yazılır.
Karar verdikten sonra Ok düğmesine tıklayın ve işte mailleriniz otomatik olarak gönderilmeye başladı!
Dilerseniz, Outlook hesabınızdan Gönderilmiş Öğeler klasörünüzden gönderilen e-Postaları tek tek görüntüleyebilirsiniz.
 

Kullanıcılardaki kişilerin tamamını export etme

Office 365’te bulunan bütün kullanıcıların Outlook’larına ekledikleri kişileri çekme ve CSV dosyasına export etme işleminden bahsedeceğim.

Office 365’te bütün kullanıcıların Outlook’larında bulunan kişileri aşağıdaki komutla birlikte bir hesaba yönlendirmemiz gerekiyor.

$users = Get-Mailbox -Resultsize Unlimited

foreach ($user in $users) {

Search-Mailbox -Identity $user.UserPrincipalName -SearchQuery “kind:contacts” -TargetMailbox [email protected] -TargetFolder AllContacts

}

Bu komut içerisinde sadece kırmızı ile işaretlediğim alanı doldurmanız yeterli olacaktır. Bu işlem, hangi kullanıcıya bütün kişilerin ekleneceğini belirtmektedir.

Bu komutu çalıştırdıktan sonra, belirttiğiniz kullanıcının Outlook hesabına ise aşağıdaki gibi klasör içinde bütün kişiler gelecektir.

Daha sonra bütün kullanıcıları CTRL+A ile seçip kendi kişiler klasörümüze yapıştırıyoruz.

Buraya kadar yaptığımız adımlar ile Office 365’te bulunan bütün kişileri tek bir kullanıcının hesabında toplamış oluyoruz. Şimdi ise, bunu Export etme işlemine geldi.Bunun için Outlook Export işlemini kullandığımızda yeterli verimi alamadığımdan dolayı, aşağıdaki sayfadan Code Two ürünü bir export aracı indirip kuracağız. Bu araç sadece Outlook içine bir eklenti olarak kurulacaktır.

Eklentiyi indirip kurduysanız eğer, sırada export işlemi var. Bu işlem için aşağıdaki adımları uygulayabilirsiniz.

  • Eklentiyi indirip kurduktan sonra, Outlook’unuzda sağ üst köşede bir Export butonu göreceksiniz, buraya tıklayalım.
  • Açılan pencerede Export ederken hangi özelliklerin gelmesini istiyorsak ayarlamak için ADD butonuna tıklayalım.
  • Field Chooser adlı alandan istediğiniz özellikleri seçip Insert diyelim. Benim tavsiyem Full Name ve E-mail 1 Address olacaktır.

Bu işlemlerin ardından to file: kısmından hangi alana export etmek istediğinizi doldurmanız gerekiyor. Export edileclek alanı seçtikten sonra son adım ise, sağ altta bulunan Export butonuna tıklamak olacaktır. Bu butona tıkladıktan sonra bütün kullanıcıları bir csv dosyasına çıkaracaktır.

Office 365’te Kullanıcının Parolasının Sıfırlanması

Office365 mail hesabı olan bir kullanıcı eğer parolasını unuttuysa, iki şekilde parola sıfırlama işlemi gerçekleştirilebilir:

  1. Kullanıcı, daha önce alternatif e-mail adresi ve telefon numarası tanımladıysa kendisi şifresini sıfırlayabilir.
  2. Yöneticiler, parolalarını unutan kullanıcıların parolalarını sıfırlayabilir.

Kullanıcının parolasını kendisinin sıfırlaması;

Öncelikle https://portal.office.com
adresi açılıp kullanıcı adı ve parola ekranında aşağıdaki görselde de belirttiğim gibi ‘hesabınıza erişemiyor musunuz’ linkine tıklanır.

Tıkladıktan sonra açılan pencerede ilgili alanlar doldurulur:

“İleri” butonuna tıklanır ve açılan pencereden aşağidaki görselde de görebileceğiniz gibi doğrulama için kullanılması gereken ilk iletişim yöntemi seçilir:

Eğer seçeneklerden ‘Alternatif e-posta adresime gönder’ seçeneği seçilirse tanımlamış olduğunuz mail adresinize doğrulama kodu ve işlemin devam edilmesi için uygulanması gereken adımlar gelecektir.

Diğer ‘ofis telefonumu ara’ seçeneği seçilirse telefonunuza, tercihinize bir sesli mesaj veya SMS ile doğrulama kodunuz ve diğer adımlar gelecektir. Gereken adımlar uygulandıktan sonra parola sıfırlama işleminiz gerçekleştirilmiş ve yeni parolanız ile mail hesabınız erişiminize açılmış olacaktır.

2.Yöneticilerin parolalarını unutan kullanıcılarının parolalarını sıfırlaması ;

Öncelikle yönetici yetkisine sahip bir kullanıcı https://portal.office.com/adminportal/home
adresine kullanıcı adı ve parola ile giriş yapmalıdır.

Sol üst kısımda bulunan butona ardından Admin sekmesine tıklayalım.

Açılan pencereden “Users” (Kullanıcılar) sekmesi içinde “active users” (etkin kullanıcılar) kısmına gelelim.

Parolasını sıfırlamak istediğiniz kullanıcıyı bulup tıklayalım.

Sağ tarafta açılan menüde üst kısımda, reset password butonuna tıklayalım.

Ardından açılan pencerede reset password(parolayı sıfırla) butonuna tıklayalım ve bir sonraki ekranda Auto-generate password (Otomatik parola oluştur ) ve Make this user change their password when they first sign in(Bu kullanıcı ilk oturum açtığında parolasını değiştirsin) seçenekleri seçilir.

Bu işlemin ardından kullanıcı parolası sıfırlanacaktır ve ilk girişte kullanıcı parolasını değiştirmesi istenecektir.

Shared Mailbox’ların Android Cihazlara Eklenmesi

Office 365 üzerinde oluşturduğunuz shared mailbox’ları android cihazlara tanımlama aşamasında zaman zaman sorunlar ile karşılaşmaktayız. Aşağıdaki adımları izleyerek paylaşılan mailboxları ekleyebilirsiniz.

Öncelikle cihazınız üzerinden  Email Uygulamasını Açıp E-Posta Ayarları Bölümüne giriş yapmalısınız. Daha sonra Hesap ekle butonuna basalım.

Açılan Pencerede Yeni Hesap Ekle Butonuna Basmalısınız.

 

Açılan yeni pencerede tanımlamak istediğiniz shared mailbox’ın adresini ve şifre alanına ise shared mail box’ı kullanacak kullanıcının şifresini girdikten sonra alt bölümde yer alan Manuel Kurulum butonuna basınız.

 

 

Eposta Adresi Alanına Shared Mailbox Adresini girmelisiniz.
Kullanıcı Adı Alanına yetki verdiğiniz kullanıcının mail adresini girdikten sonra “/” işaretini koyarak paylaşımlı mail adresini yazmalısınız.
Şifre alanına kullanıcının mail şifresini girmelisiniz.

Gelen Sunucu Ayarlarını Ekran görüntüsünde yer alan şekilde ayarlamalısınız.

Giden Sunucu ayalarını ekrandaki gibi doldurmalısınız.

E-postaları göndermeden önce doğrulama gerekli alanını seçili olmalı ve Kullanıcı Adı, Şifre alanlarına kullanıcının bilgilerini girmelisiniz.

Tüm alanları başarılı şekilde girdikten sonra “Tamam” butonuna basınız. Tamam butonuna bastıktan sonra girdiğiniz bilgileri doğruladıktan sonra Shared Mailbox Android Cihazınıza Başarılı şekilde kurulmuş olacaktır. Tanımlanan Shared Mailbox üzerinden mail gönderip alabilirsiniz.

 

   

Office 365 Kullanıcı Ayarları

Merhabalar,

Bu makalemde Offce 365 kullanıcı ayarlarından bahsedeceğim. Makale içeriğine kısaca göz gezdirirsek aşağıdaki sorulara cevap bulabiliriz.

Eğer yukarıdaki sorulardan birisine ihtiyacınız varsa, yazıyı tıklayarak direk cevabınıza gidebilirsiniz ya da bilgi amaçlı bütün makaleyi okuyabilirsiniz.

Office 365 kullanıcı ayarları nedir?

Office 365’te yöneticinin yaptığı ayarların dışında, eğer bir kısıtlama yapılmadıysa Office 365 ayarları içinden kullanıcı da yapabilir.

  • İsmini, mesleğini telefon numarası adres gibi bilgileri girebilir.
  • Posta, takvim kişiler gibi ürünlerin ayarlarını yapabilir.
  • Parolasını sıfırlayabilir.
  • Office yazılımlarını yükleyebilir.
  • Temasını değiştirebilir.

Kullanıcı OWA ayarlarını nereden değiştirebilir?

Kullanıcı OWA’da birçok ayarını değiştirebilir. Bunun için aşağıdaki alana gitmemiz gerekiyor

  • Portal’da sağ üst köşede, isminizin yanında bulunan çark işaretine tıklayalım.
  • Alt kısımda “Uygulama ayararınız” kısmını göreceksiniz. Bu alanda Posta giriş yapalım.

Bu alanda toplam 4 sekme göreceksiniz. Bunlar, “Genel, Posta, Takvim, Kişiler” OWA üzerinde yapabileceğiniz bütün ayarlarınız burada bulunuyor. Kısaca özetlemek gerekirse;

Genel: Bu alanda hesabınızla ilgili ayarları görebilirsiniz. Saat dilimi ayarlama, üye olunan gruplar, owa teması ve eklentiler gibi ayarlar.

Posta: Bu alanda ise posta kutusu ayarları yapılır, kural oluşturma, hesap bağlama, mail yönlendirme, outlook ayarları, ek tercihleri ve birçok ayar.

Takvim: Takvim ayarlarında, takvim göörünümü, otomatik işleme, bildirimler ve paylaşılmış takvimler gibi alanları görebilirsiniz.

Kişiler: Kişiler sekmesinde ise, sosyal ağ bağlantıları yapabilir veya diğer mail adreslerinizde bulunan kişilerinizi içeri aktarabilirsiniz.

Tabii ki burada yazdığımdan çok daha fazla bilgi mevcut, fakat makaleye sığdırabileceğim bir miktar olmadığından dolayı bu alana girip bakmanızı tavsiye ederim.

Kullanıcı bilgileri nasıl değiştirebilir?

Kullanıcı hangi bilgileri güncelleyebilir? Güncelleyebilileceği bilgiler;

  • İsim Soyisim
  • Meslek
  • Bölüm
  • Adres
  • İş ve Cep Telefonu
  • Alternatif E-Posta Adresi

Bu işlemi yapabilmek için, çark içinde bulunan ayarlardan Office 365 yazısına tıklamamız gerekiyor. Ardından açılan sayfada kişisel bilgiler sekmesine gelelim. Bu alanda ise, Hakkında, Kişi ayrıntıları ve Adres bölümlerinin yanında bulunan “Düzenle” yazısına tıklamanız yeterli. Ardından açılan alandan güncellemenizi yapabilirsiniz.

Kullanıcı resmini değiştirebilir?

Yukarıdaki resimde bulunan alana gideceğiz tekrar.

  • Sayfanın üst kısmında bulunan resim simgesinin altında bulunan resmi değiştir yazısına tıklayalım.
  • Gözat simgesine tıklayıp, resmi seçelim ve kaydet diyelim.

Bu alanda dikkat etmemiz gereken ise, bir resmin 4MB’dan büyük olmaması gerektiği. Resmi güncelledikten sonra, diğer kullanıcıalra yansıması ortalama 1-2 saat sürebilmektedir.

Kullanıcı kullandığı lisansları nasıl öğrenebilir?

Kullanıcı Office 365 aboneliğinde gelen ürünlerini görebilirsiniz, bunun içinse yine Çark içinde bulunan Office 365 ayarlarına girdikten sonra Abonelikler sekmesine girelim. Bu alanda kullandığınız aboneliği ve kapsadığı lisansları görebilirsiniz

Kullanıcı nasıl parola değiştirebilir?

Kullanıcı parolasını, yöneticiye ihtiyaç duymadan kendisi de değiştirebilir. Bu işlemi yapabilmek için yine Çark içinde bulunan Office 365 yazısına tıkkayalım. Açılan pencerede Güvenlik ve Gizlilik sekmesine gelelim ve ekran görüntüsünde göstediğim Parolanızı değiştirin yazısına tıklayalım. Ardından bir pencere açılacak ve yeni şifrenizi girerek kaydetmeniz yeterli olacaktır.

Office haklarını nasıl görebilir ve kullanabilir?

Office masaüstü ve Mobile uygulamalarınızı ise, aynı alandan Yükleme Durumu sekmesinden görebilirsiniz. Bu alanda Masaüstü uygulamalarını yükle butonuna tıklayarak uygulamaları indireceğiniz alana gidelim.

Uygulamaları yükle dedikten sonra aşağıdaki sayfa açılacaktır ve bu kendinize uygun ürünü indirip bilgisayarınıza kurabilirsiniz.

Tema nasıl değiştirilir?

Kullanıcı hesabından, çark işaretini tıkladıktan sonra, Tema yazısına tıklayarak istediğiniz temayı seçebilirsiniz.

Saat ve tarih ayarları nasıl yapılır?

Office 365’te gelen maillerin saat ve tarih sizin bulunduğunuz bölgeye göre gelmiyorsa, veya farklı bir bölgedeki ekiple çalışırken saat ve tarih ayarlarının da size uygun olmasını istiyorsanız aşağıdaki alandan, saat ve tarih ayarını değiştirebilirsiniz.

  • Çark işaretinden, alt kısımda bulunan Posta ayarlarına girelim.
  • Genel sekmesinden, bölge ve saat dilimi sekmesine gelelim.
  • Açılan pencerede, kendinize uygun olan saat ve tarihi seçip kaydet dememiz yeterli olacaktır.

Office 365 Tenant’ına Domain Ekleme

Portal.office365.com Url adresinden Office 365 hesabımıza giriş yapalım . Giriş yaptıktan sonra Yönetici sekmesine tıklayalım. Açılan sayfa üzerinden Domain eklemek için 2 farklı yol izleyebiliriz.

  1. Resimde belirtilen kısımdan Domain eklemek isterseniz. “Etki alanı ekle” tıklamanız yeterli olacaktır. Yönlendirilen sayfa üzerinden Domain adresimizi yazıyor olacağız.


  2. Resimde belirtilen kısımdan “Etki Alanlarına” tıkladıktan sonra “Etki Alanı Ekle ” butonuna tıkladıktan sonra üsteki resimde girdiğimiz sayfaya yönlendiriyor olacak.

Domain adresimizi yazdıktan sonra bize doğrulamak için 2 tür kayıt üreticek. İlk olarak TXT kaydı bir diğeri ise MX kaydı olacaktır. Bu bize verilen kayıtları Etki Alanını aldığımız firmada barındırıyor olabiliriz . Diğer farklı yöntem ise Public Dns Server makinamız varsa kayıtları Dns paneline giriş yaparak oluşturabiliriz. Daha sonrasında ise kullandığımız uygulamalara ya da servislere istinaden bize sunulan TXT , MX, SPF, SRV ve CNAME kayıtlarını seçtiğimiz Dns paneline ekliyor olacağız.

Microsoft 365 Business Nedir?

Microsoft’un, “İşletmenize özel olarak tasarlanan tek bir çözümle ekibinize güç katın, işletmenizi koruma altına alın ve BT yönetimini basitleştirin!” mottosuyla üzerinde durduğu Microsoft 365, Office 365 ile birlikte tanıştığımız ve hayatımıza giren yeni çalışma kültürünü bir üst seviyeye taşıyacak, yeni bir paket ve lisans modeli diyebiliriz.

Herhangi bir lokasyondan, Windows, iOS, Android, Mac cihazlarda ve web tarayıcıları aracılığıyla, ekiplerinizle iş birliğinizi en verimli şekilde ilerletmenizi, verilerinizin ve kaynaklarınızın güncel hallerine en güvenli şekilde ulaşabilmenizi, çalışmalarınızı kesintisiz devam ettirmenizi amaçlayan ve sağlayan bu evrende, Office uygulamaları dışında artık Windows hizmetini ve içeriğini de telaffuz ediyoruz. Temelde, Office 365, Windows 10, EMS (Enterprise Mobility + Security) özelliklerini tek pakette sunmak için tasarlandığını belirtebiliriz. Bu abonelik ve hizmet ile birlikte, her zamanki Office 365 ürün, hizmet ve teknolojilerine ek olarak, Office uygulamalarınızı, dokümanlarınızı ve daha da önemlisi, Windows 10 cihazlarınızı yönetmeniz ve bunların güvenliklerini sağlamanız için merkezi bir çözüm sağlanmış oluyor.

Satya Nadella, Microsoft Inspire konferansında önemle ve heyecanla bahsedilen bu hizmeti şu şekilde açıklayıp özetlemişti: “Microsoft 365 Business, büyük ölçekli işletmelerin sahip olduğu araçlara ve çok yönlülüğe, her küçük ölçekli ve orta ölçekli işletmenin de sahip olabilmesi vizyonuyla ve amacıyla, ürünlerin ilgi çekici bir teklif ve paket ile bir araya getirilmesidir.”

Şu an önizleme sürümünde olan ve takvim yılı sonuna doğru genel kullanıma sunulması beklenen Microsoft 365 Business’ı kuruluş bazında kullanabilmek için, Active Directory etki alanı denetleyici kullanılmıyor olması gerekiyor. Kullanıcıların Microsoft 365’ten yararlanabilmeleri için ise, cihazlarında Windows 7, 8.1 veya Windows 10 Pro (Creators Update’in geçili olması şartıyla) işletim sistemlerinin yüklü olması gerekiyor.

Windows 10 Creators Update ile ilgili detaylar için aşağıda bağlantısını verdiğim sayfayı ziyaret edebilirsiniz:
https://support.microsoft.com/tr-tr/help/4028685/windows-get-the-windows-10-creators-update

Microsoft 365 Business’la gelen yenilikleri, alışkın olduğunuz Office 365 Portal’ınızda, Yönetim Merkezinde, efektif şekilde kontrol edebileceksiniz. Microsoft 365 Business yönetim arayüzünde göreceğiniz yeni menüler aşağıdaki gibidir:

“Cihaz İlkeleri” menüsünde, daha önce Intune kullananların aşina olacağı üzere, mobil cihazlar ve ek olarak Windows 10 cihazlar için dağıtılabilecek ilkeler tanımlanabiliyor:

Aşağıdaki resimde, “Windows 10 cihaz yapılandırması” ilkesinin şablonunu ve düzenlenebilecek ayarları görebilirsiniz. Windows Defender, Windows update, Microsoft Edge gibi birçok hizmet ve özellik, merkezi olarak yönetilebilir ve bu ilkeler, yapıda bulunan cihazların tamamına veya istenenlere dağıtılabilir durumda:

Aşağıdaki resimde, başka bir örnek olarak, “Android için uygulama yönetimi” ilkesinin şablonunu görebilirsiniz. Cihazların çalınması veya kaybolması gibi istenmeyen senaryolarda alınabilecek güvenlik önlemleri, kullanıcıların cihazlarındaki Office dosyalarına erişimlerinin yönetimi gibi kritik önemde seçenekler mevcut durumda:

Oluşturduğunuz bu ilkeler, sayfanın URL’inden de anlaşıldığı gibi Intune’dan beslenen Office 365 arayüzünde, aşağıdaki gibi listelenecektir:

Bir kullanıcı iş hesabıyla cihazında veya cihazında kurulu Office365 uygulamalarında oturum açarak kuruluşunuza bağlandıktan sonra, sizin ayarladığınız ilkelerle cihaz korunabiliyor ve bu cihaz, “Cihazlar” sayfasında listeleniyor. Kaybolan veya çalınan bir cihazı bu sayfadan yönetebilir ve böylece tüm şirket verilerini kaldırabilirsiniz. Ayrıca, Windows 10 cihazları fabrika ayarlarına sıfırlayarak tüm özel ayarları da temizleyebilirsiniz:

“Windows 10 Yükseltmesi” başlığı altındaki bağlantılar, ilgili yükseltme işlemi için gerekli adımları içeren Microsoft sayfalarına yönlendirilmenizi sağlıyor. Windows 7 veya Windows 8.1 kullanan kullanıcılar, Microsoft 365 lisansları dahilinde Windows 10 yükseltme hakkına sahip oluyor ve bu hakları Microsoft 365 Business önizlemesine dahil durumda. Bu hakla birlikte gelecek olan Windows 10 Business sürümü, Windows 10 Pro sürümünün içerdiği her şeye ek olarak Windows Defender Security Controls (Güvenlik Kontrolleri) gibi güvenlik özelliklerini içeriyor:

Microsoft 365 Business ile Office 365 Business paketlerinin karşılaştırması için aşağıdaki tabloyu referans alabilirsiniz:

Son olarak, PeakUp çatısı altında yetkin ve dinamik ekiplerimizin, sahip olduğunuz seçenekleri anlamanıza yardımcı olma ve Microsoft 365 Business önizlemesini kuruluşunuzda dağıtmaya yönelik en iyi önerileri sunma konusunda size destek olmak için her zaman hazır ve istekli olduğunu ayrıca hatırlatmak isterim.

https://www.peakup.org//#contact-us

Keyifli, güvenli, verimli çalışmalar!

SharePoint Framework’e Giriş ve WebPart Geliştirmek

Sharepoint Online 2016’nın çıkmasıyla birlikte geliştiricilerin işini ciddi oranda kolaylaştıracak olan Sharepoint Framework’de beraberinde geldi. Bu bir ihtiyaçtan dolayı doğdu çünkü Online tarafta Server-Side kod çalıştırma imkanımız ciddi oranda kısıtlanmış oldu. Ancak Sharepoint Framework sayesinde OnPremise’den farklı olarak ServerSide kodu ciddi ölçüde ClientSide tarafa taşıyarak hem sunucu üzerindeki yükü azaltabiliriz hem de yanında kullanabileceğimiz React, Angular, Vue veya Jquery sayesinde çok şık arayüzler hazırlayabiliriz. TypeScript’in FrameWork içerisinde tercih edilmesi size JavaScript tarafında Object oriented Programming (OOP) niteliklerini elde etmenizi sağlıyor. Bu sayede geliştirme süreçleri kolay, kodun bakımı da ciddi anlamda kolay hale geliyor. Sharepoint Framework genelde SpFx kısaltılmış adıyla dökümanlar içerisinde geçiyor. Gelecek yazılarımızda ben de olabildiğince bu şekilde kullanmaya çalışacağım.

Bilindiği üzere Microsoft son yıllarda development araçları içerisinde Node.js’e yer veriyor. Node.js, Sharepoint Framework’ünü kurup, kullanırken de yine karşımıza çıkıyor. Çünkü tamamen Cloud’a taşınan bir platform, geliştirme ortamında platform bağımlı olması absürd olurdu. Node.js ve yanındaki araçlar sayesinde platform bağımsız olarak dilerseniz Linux veya Mac üzerinde de WebPart geliştirmesi yapabilirsiniz.

Sharepoint Framework kurulumu ve geliştirme için ihtiyacımız olan şeyler sırasıyla;

  1. Node.js
  2. Yeoman (Yo)
  3. Gulp
  4. Visual Studio Code veya direkt olarak Visual Studio

Node.js’in sitesinden son stabil Node.js setup dosyasını indirip kurulumu tamamladıktan sonra Administrator haklarıyla beraber bir Command Prompt ile kuruluma devam edelim. Administrator haklarıyla Cmd açmak için aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz.


Şimdi sırasıyla aşağıda yer alan komutları çalıştırarak kuruluma devam edelim. Hangi komutun ne işe yaradığını kısa bir şekilde açıklamaya çalışacağım. Aslında komutlar ne işe yaradıklarını anlatsalar da bazı ince detayları kaçırmasak iyi olur.

  • npm install -g yo gulp
    • Gulp:Hazırladığımız WebPart dosyasını paketleme, solution hazırlama ve js-css dosyasını bundle(sıkıştırma) edip çalıştırmamızı sağlayan bir tool olan Gulp’ı kuralım.
    • Yo diğer adıyla Yeoman, NPM’e alternatif olarak daha başarılı bir paket ve generator yönetim aracı. Facebook tarafından geliştirildi ve güncelleniyor.
  • npm install -g @microsoft/generator-sharepoint
    • Bu aşamada Microsoft vendor’u üzerinden Sharepoint Framework generator dosyalarını çekiyoruz ve belli bir yere kaydediliyor. Bu sayede yeni bir WebPart projesi oluşturduğumuzda tekrar indirip, kurulum yapmamıza gerek kalmıyor. Bu kurulum bağlantı hızınıza göre 5 ile 10 dakika arasında sürebilir.
    • -g parametresinin kullanılması Globally olarak talebin yerine getirilmesini belirtiyor.Böylece paketi her seferinde çekmeden direkt olarak bilgisayarımızın diskinden kullanmış oluyoruz.
  • Son olarak Microsoft’un sitesinden kullandığınız OS veya ihtiyacınıza göre Visual Studio seçeneklerinden birisini indirelim.

Bu aşamaları tamamladıktan sonra ilk WebPart dosyamız için Frameworku kullanmaya başlayabiliriz. Bir Command Prompt(artık cmd.exe olarak adlandıracağım) açalım.

WebPart uygulamaları geliştirirken ben şimdilik Visual Studio Code kullanacağım. Bu nedenle Cmd.exe üzerinde ciddi şekilde mesai harcayacağız bu nedenle bazı basit trickleri veya özellikleri kullanıyor olmamız bizi ciddi anlamda göz yorulmalarından uzakta tutacak ve hataların okunmasını kolaylaştıracaktır.

Ben hem Linux’dan gelen alışkanlık hem de yazdığım komutları daha iyi görebilmek ve hataları kolay takip edebilmek için cmd.exe’nin fontu büyütüp kullanılan rengi değiştiriyorum. Bu adımları takip etmeniz tamamen sizin tercihinize kalmıştır.


Artık herşey tamam olduğuna göre ilk WebPart’ımızı indirip, kurma aşamasına geçebiliriz.

“yo @microsoft/sharepoint” komutunu çalıştırarak kurulumu başlatalım.

Yo bize kurulum aşamasında bazı seçenekler önerecektir. Bunların arasında önemli olanları makalenin ilerleyen bölümlerinde anlatacağım. Yazımın başında da belirttiğim üzere ihtiyacınıza uygun olarak React,Angular veya Jquery frameworklerinden ve kütüphanelerinden faydalanabilirsiniz veya hiçbirisini kullanmadan direkt olarak SPFx kurulumu yapabilirsiniz.

Son zamanların en çok tercih edilan JavaScript Frameworklerinden React seçenekler arasında geliyor. Microsoft’un arkasında durduğu Knockout’da seçenekler arasında bulunuyor. İhtiyaca göre birisini veya daha sonradan dahil ederek Vue, Angular da kullanabilirsiniz. Bu aşama ilerleyen yazılarımızda yer alacaktır diye tahmin ediyorum. Kurulumu aşağıdaki gibi tamamlayınız. Kurulum dosyalarının toplam boyutu 300mb kadar.Boyut sizi aldandırmasın, çekilen klasör sayısı 4.000 kadar bu nedenle işlem biraz sürüyor. Bağlantı ve bilgisayarınızın hızınıza göre tahminde bulunarak bir kahve molası verip kurulumun tamamlanmasını geçebilirsiniz.


Kurulum esnasında önerilen seçeneklerden “Do you want to allow the tenant admin the choice of being able to deploy the solution to all sites immediately without running any feature deployment or adding apps in sites? (y/N)” seçeneği 8 Ağustos 2017 güncellemesinden sonra ortaya çıktı.

Bu seçenek aslında SpFx’e çok kıymetli bir yetenek katıyor. Geliştirdiğiniz WebPartlar tüm Tenantlar veya Site Collectionları içerisinde global bir şekilde eklenebiliyor. Bunun anlamı, geliştirip Deploy ettiğiniz bir WebPart tüm Tenantlar içerisinde hiçbir ikinci adımı takip etmeden görüntülenebilir ve kullanılabilir. Eğer n+1 Collection için WebPart geliştirmesi yapıyorsanız bu sizi ciddi bir efordan kurtaracaktır. Aslında SpFx ile yapılmak istenen şeylerden birisi geliştirme süreçleri içerisinde önemli bir rol alan Continous integreation’u olabildiğince Framework’un yetenekleri arasına katmaktır.

Kurulumun tamamlandığını varsayarak “gulp serve” komutunu çalıştırarak ilk arayüzle tanışabiliriz.


SpFx sayesinde Server-side geliştirmenin yanı sıra çok hızlı bir şekilde uygulamanızı çalıştırabilirsiniz. Bir WebPart üzerinde değişiklik yaptıktan sonra sahip olduğunuz OnPremise üzerinde IIS’I restart etmeniz, Pool kullanıcısına Reload işleminizi yapmanız gerekir. Online tarafta bunların hepsi “gulp serve” komutundan CTRL+C komutuyla çıktıktan sonra tekrar gulp serve komutu verilerek saniyeler içerisinde gerçekleştirilebilir.

Varolan WebPart’ı online üzerine tam anlamıyla deploy etmeden aşağıdaki url’den çok kolay bir şekilde demo olarak aynı Cloud’da çalışıyormuş gibi testinizi yapabilirsiniz.


Url formatı : https://

.sharepoint.com/sites//_layouts/15/workbench.aspx

İlgili kaynak koda PeakUp Github hesabından ulaşabilirsiniz.