Skip to content

E-posta iletişiminizin güvenlik kalkanı : DISCLAIMER

E-posta iletişiminizin güvenlik kalkanı : DISCLAIMER

Disclaimer, “sorumluluk reddi” E-posta iletilerinin altında veya kurumsal iletişimde sıklıkla bulunan bu hukuki beyan, belirli bir alıcıya yönlendirildiğini ve gizlilik politikalarına tabi olduğunu belirtir. Ayrıca, bir disclaimer, e-posta içeriğinden kaynaklanabilecek hukuki sorumlulukları sınırlayabilir.

 

İş dünyasında e-posta iletişimi giderek artan düzenlemeler ve yasal gereksinimlerle karşı karşıya kalıyor. Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) ve CaliforniaTüketici Gizliliği Yasası (CCPA) gibi düzenlemeler, e-posta güvenliğine ve kullanımına yeni bir boyut kazandırıyor. Kimlik avı, spam ve siber saldırılar gibi tehditlerin yaygınlaşması, e-postaların daha sıkı bir denetim altında tutulmasını zorunlu kılıyor.

E-posta iletişimlerinde karşılaşılan bu zorluklar, işletmeleri ve bireyleri, şirket itibarını ve yasal sorumluluklarını koruma konusunda daha dikkatli olmamızı gerektiriyor. Bu noktada, e-posta sorumluluk reddi beyanları devreye giriyor ve önemli bir güvenlik katmanı sağlıyor.

 

Çalışanların e-posta iletileri nedeniyle işverenin sorumluluğunu, kasıtsız bulaşan bilgisayar virüslerine karşı sorumluluğunuzu, e-posta yoluyla yapılan sözleşmelere istemeden katılmalara karşı sorumluluğunuzu sınırlar. Bilgi sızıntısı gibi kazara gizlilik ihlallerine karşı koruma, ihmalkar tavsiyelerden kaynaklanan sorumluluktan koruma, işletmenin faaliyet gösterdiği bölgeye özgü yasal düzenlemelere uyumlu olmanızı sağlar.

Özellikle gelişmiş pazarlarda, Avrupa Birliği ve Kuzey Amerika gibi, işletmelerin e-posta iletişimlerine sorumluluk reddi beyanı eklemelerini gerektiren düzenlemeler hala mevcut. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde Federal Bilgi Güvenliği Yönetimi Yasası (FISMA), tüm e-posta iletişimlerine uygun bir sorumluluk reddi beyanının eklenmesini gerektirir.

Sağlık sektöründe ise Sağlık Sigortası Taşınabilirlik ve Sorumluluk Yasası (HIPAA), hastaların gizliliğini vurgulamak için e-posta sorumluluk reddi beyanlarını kullanmayı şiddetle tavsiye eder.

Diğer ülkelerde ise e-posta sorumluluk reddi beyanları tüm iletilerde zorunlu olabilir. Örneğin, Kanada Anti-Spam Mevzuatı (CASL), şirketlere e-posta göndermeden önce belirli düzeyde izin almayı zorunlu kılar.

 

 

E-postalar iş dünyamızın vazgeçilmez bir iletişim aracı olarak kaldığı sürece güvenliği ön planda tutmak için büyük önem taşıyacak ve kullanabilecek etkili bir araç olmaya devam edecek. Ancak, bu beyanların etkili olabilmesi için doğru bir şekilde hazırlanması, düzenlemelere uyumlu olması ve düzenli olarak güncellenmesi önemlidir. Unutulmamalıdır ki, e-posta sorumluluk reddi beyanları tek başına yeterli bir koruma sağlamaz, ancak güvenli bir iletişim stratejisinin bir parçası olarak büyük bir öneme sahiptir. Bir örnek verecek olursak bir disclaimer yazısı şu şekilde olabilir ancak, şirketin ihtiyaçlarına, faaliyet alanına ve yasal düzenlemelere bağlı olarak bu disclaimer’ı özelleştirmek önemlidir.

 

‘’Bu e-posta ve ekleri, gönderici tarafından sadece belirtilen alıcıya özel olarak gönderilmiştir. Eğer bu e-posta size yanlışlıkla ulaşmışsa, lütfen hemen göndericiye bilgi veriniz ve mesajı siliniz. Bu ileti ve ekleri, içerdikleri bilgilerin gizliliği açısından güvenilir olmayan kişilerin eline geçmemesi amacıyla gönderilmiştir. Bu içerikteki bilgilerin kullanılması, çoğaltılması, dağıtılması veya başka bir şekilde kullanılması durumunda, gönderici şirket yasal haklarını saklı tutar.’’

 

Şirketlerin farklı bölgelerde faaliyet gösteriyor olmaları ve yasal düzenlemelerin sürekli değişiyor olması, e-posta sorumluluk reddi beyanlarını yönetmeyi zorlaştırabilir. Bu nedenle, özellikle büyük organizasyonlarda, merkezi bir yönetim sistemine sahip olmak önemlidir. Merkezi yönetim çözümü kullanmak, tüm kullanıcıların e-posta iletilerine uygun ve güncel beyanları eklediğinden emin olmamızı sağlayacaktır.