... Skip to content

Ofislerde Yoğun Kağıt Kullanımının Ormansızlaşmaya Etkisi

Ofislerde Yoğun Kağıt Kullanımının Ormansızlaşmaya Etkisi

Ormanlar, gezegenimizin kara kütlesinin yaklaşık yüzde 30’unu kaplamaktadır, ormanlık alanlar bir milyardan fazla insan için yiyecek, ilaç ve yakıt sağlayabiliyorken, insanlar bu temel yaşam alanlarını büyük ölçekte tahrip etmekte ve ormansızlaşmaya neden olmaktadır. Ne yazık ki kısa vadeli kazançlar için, ağaçların uzun vadeli faydalarından ödün verilmektedir.

World Economic Forum 2020’de yer alan konulardan biri bu sene de ekonomik ve siyasi risklerin azaltılmasının yanı sıra iklim değişikliğinin getirdiği uzun vadeli zorluklar oldu. Ozon tabakasının tükenmesini tersine çevirdiğimiz gibi iklim değişikliğini sınırlamak da bizim elimizde. Çünkü tek bir Dünya var ve önümüzdeki 10 yıl içinde bizleri bekleyen riskler aşağıdaki tabloda yer almaktadır.

Uzun vadeli riskler açısından, önümüzdeki 10 yıl için belirlenen ilk beş küresel riskin tamamının ilk kez çevre konusuyla ilgili olduğunun vurgulandığı rapora göre, olağan dışı hava olayları, iklim değişikliğini azaltma konusundaki başarısızlıklar, büyük çaplı doğal afetler, biyolojik çeşitlilik kaybı, ekosistemin çöküşü ve insanların çevreye verdiği zararlar ciddi etki yaratabilecek küresel riskler olarak görünüyor.

 Ormansızlaşma

Genel tanımıyla ormanların veya dikili alanların tahrip edilerek ormansız alanlara dönüşmesidir. Ormanlık alanların tarlalara, çiftliklere veya kentsel kullanım alanlarına dönüştürülmesi örnek olarak gösterilebilir.

Ormanların ve ağaçların olumlu etkileri varlığımızın temelini oluşturmaktadır. Bu nedenle yoksulluk ve açlıkla mücadele etmekten iklim değişikliğini azaltmaya ve biyolojik çeşitliliği korumaya kadar hayatımızda birçok alana dokunmaktadır. Hayatımıza dokunduğu değerlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz.

Bulaşıcı Hastalıklara Etkisi;

1997’de, Endonezya’nın yağmur ormanları yol açmak için yakıldı; yangınlar kuraklıkla şiddetlendi. Ağaçlar meyve üretemedi, meyve yarasalarının yiyecek aramak için farklı bir yere uçmaktan başka bir seçeneği kalmadı, onlarla birlikte ölümcül bir hastalık da beraberinde taşındı. Yarasalar Malezya bahçelerinde ağaçlara yerleştikten kısa bir süre sonra, etraflarındaki domuzlar hastalanmaya başladı. Muhtemelen yarasaların çiğnediği yere düşmüş meyveleri yedikten sonra hastalanmaya başladılar, tıpkı domuz çiftçileri gibi… 1999’da 265 kişi ciddi bir beyin iltihabı geliştirdi ve 105 kişi öldü. Nipah virüsünün insanlarda bilinen ilk ortaya çıkışıydı, bu da o zamandan beri Güneydoğu Asya’da tekrarlayan salgınlara neden oldu.

Son yirmi yılda, giderek artan bilimsel kanıtlar, ormansızlaşmanın, karmaşık bir olaylar dizinini tetikleyerek, İnsanlara bulaşan Nipah, Lassa gibi virüslerin sıtma ve Lyme gibi ölümcül hastalıklara neden olan parazitleri yarattığını göstermektedir. Birçok virüs ormandaki ev sahibi hayvanlarıyla zararsız bir şekilde yaşarlar, çünkü hayvanlar onlarla evrimleşmiştir; ancak insanlar, orman habitatına girdikleri veya değiştirdikleri zaman patojenler için isteksiz ev sahibi olabilirler. Ayrıca virüs taşıyan kemirgenler Panama , Bolivya ve Brezilya’daki ormansızlaşmış bölgelerde tespit edilmiştir .

Suya Etkisi;

Dünya’nın tatlı sularının dörtte üçü ormanlık havzalardan gelmektedir ve ağaçların kaybı su kalitesini de etkilemektedir. Ormanlarımız su çeşmelerimizdir. Dünyanın en büyük şehirlerinin 1/3’ünden fazlasına içme suyu sağlar.

Gıdaya Etkisi;

Yaklaşık 250 milyon kırsal yoksul hane halkının, geçim kaynakları ve gıda güvenliği canlı ormanlara ve ağaçlara bağlıdır. Yediğimiz meyvelerin yaklaşık %50’si dahi ağaçlardan gelmektedir; dolayısıyla odun dışı orman ürünleri(NWFP) bizlere gıda da sağlar. Orman alanlarını azaltmadan gıda güvenliğinin artırılması günümüzün en büyük zorluklarından biridir.

Enerjiye Etkisi;

Yaklaşık 2,4 milyar insan, yemek pişirme, kaynar su ve ısınma gibi temel enerji hizmetlerini sağlamak için odundan yararlanmaktadır. Genel olarak, ormanlar, küresel yenilenebilir enerjinin yaklaşık yüzde 40’ını odun yakıtları biçiminde sağlamaktadır. Bu nedenle orman bozulmasını azaltmak için odun yakıtının daha sürdürülebilir üretilmesi üzerinde durulmalıdır.

Havaya Etkisi;

Karbon lavabolar olarak hareket eden ormanlar, her yıl yaklaşık 2 milyar ton karbondioksite eşdeğerdir.

Çocuklarımıza Etkisi;

Çocuklar genellikle yeşil alanlara eriştiklerinde daha aktiftirler. Örneğin yeşil alanlara erişimi iyi olan bölgelerde yaşayan çocukların obezite oranı, erişimi sınırlı olan veya olmayanlara göre %11-19 oranında daha düşüktür.

Tüm bu etkilerin kısa vadede oluşturacağı riskler yönünden Dünya Ekonomik Forum çıktılarını incelediğimizde ormansızlaşmanın tetiklediği Olağanüstü sıcaklık dalgaları ve Doğal yaşamın bozulması önümüzdeki dönemde artış beklenen olumsuz etkiler arasında.

Bir Ofis Çalışanı Yılda Ne Kadar Kağıt Tüketiyor?

Dünyanın önde gelen firmalarının dijital dönüşüm çerçevesinde “kağıtsız ofis” kavramını iş akışlarına neden entegre etmeye çalıştığını hiç düşündünüz mü? İşte çarpıcı istatistiklerin bazıları;

  • Ortalama bir ofis çalışanı yılda tam 10 binadet kağıt tüketmektedir. Aynı çalışan ofiste geçirdiği zamanın %30 ila %40ını e-posta adresinde, işyerindeki dosya dolabı veya çekmecelerde depolanan dokümanları bulmaya çalışarak harcamaktadır.
  • Ortalama bir belge aynı gün içinde 9 ila 11 kezfiziksel olarak çoğaltmaktadır.
  • Dünya çapında endüstriyel amaçlarla kesilen ağaçların %40’ı yalnızca kağıt üretimi için kullanılmaktadır.
  • Kesilen ağaçlar her yıl küresel sera gazı salınımının yüzde 12 ila 17’sini oluşturmaktadır.

Ağaç Kesmeden Kâğıt Kullanımı Mümkün Mü?


İstatistiksel verilere göre yüzde 100 geri dönüştürülmemiş 10 top fotokopi kağıdı yapmak için yarım ağaçtan biraz daha fazlası gerekir. Bir ağaç 8333 kağıt yapraktan biraz fazla yapar; 500 yapraklı bir top kağıt için ise ağacın yüzde 6’sı kullanılır.


Kimileri kağıt kullanımının kurum kültürü olduğunu düşünürken kimileri kişisel alışkanlıklarından dolayı kullanmaktadır; peki faklı iş modellerinin dijital sürümlerini oluşturmak ve test etmenin bedeli daha ucuz olmaz mıydı? Öyle ki günümüzde bir varlığın modellenemeyen herhangi bir yönü yok. Size uygun dijital araçların seçimini yaparak buna göre vizyon belirleyebilirsiniz. Dijitalleşme sürecinizde size yardımcı olacak bazı çözümlerimizi derledik.

Sign&GO ile E-posta imzalarınız yüzlerce kişiye ulaşsın.


E-posta imzaları, kartvizitlerin yerine geçmeye başladıkça verdiği mesajlar da giderek önemini arttırmaktadır. Kurumsal kimliğinizi yansıtacak e-posta imzalarınız ile hem marka algınızı en iyi şekilde duyurabilir hem de bilinirliğinizi arttırmak için en hızlı ve en ucuz iletişim aracını kullanabilirsiniz. Kartvizit kullanımının azaltılması eşittir ağaç kesiminin azalması.

Aynı zamanda müşterilerinize hızlı ve güncel bir şekilde ulaşmak dönemimizde kolay olmayabiliyor. Bilgilendirme mesajlarınızı, güncel haberlerinizi birçok kişiye iletmek e-posta imzalarınızla doğru hedef kitleye ulaşmanızı sağlayacaktır. Örneğin e-posta imzanızda “Ülkemizin içerisinde bulunduğu bu zor zamanda siz iş ortaklarımızı düşünüyor ve dijital platformlarda en verimli çalışma yöntemlerini sizinle paylaşıyoruz” gibi daha birçok örnekle e-posta imzalarınıza ekleyebileceğiniz mesajlarınızı yüzlerce kişiye ulaştırabilirsiniz.

Velocity ile Kolektif Çalışmaya Uygun Hale Gelin

Velocity şirketlerin tüm iletişim süreçlerini dijitalleştiren ve kullanımı kolay hale getiren bir kurum içi iletişim platformudur. Kurum kültürünüzü oluşturan portalde olmazsa olmazlarınız arasında da duyurular, dosyalar ve talep formları (izin, masraf, avans, eğitim vb.)  olduğunu biliyoruz. Tüm bu süreçler sıfır kağıt tüketimi ile iletişiminizi hızlı ve entegre çözümlemenize yarar sağlar.

Farklı lokasyonlarınızdaki şubeleriniz ile dosya paylaşımlarınızı evrak alma ve gönderme süreçlerinizi azaltır. Kurumsal duyurularınız için afiş, broşür gibi basılı materyallere gerek kalmadan tek bir portalde göstermenizi sağlar. Çalışan aydınlatma metni, Araç Takip Sistemi aydınlatma metni gibi KVKK kapsamına giren dokümanlarınızı da kağıt kullanmadan yayınlamanıza yardımcı olur.

Kağıtsız Projeler ile Sosyal Sorumluluğunuzu Koruyun

Belki de eski uygulama yöntemlerini bir kenara bırakıp dijital araçlarla değiştirmeli ve kağıtsız projeler yaratmalıyız. Bu süreçte paramızı, enerjimizi ve birkaç ormanımızı kurtarabiliriz, en azından denemeliyiz… Dünyamızın oksijene, suya, gıdaya ve çocuklarımıza ihtiyacı var.

Değişime, dijital işyeri uygulamaları ile günümüzün büyük bir bölümünü geçirdiğimiz ofislerimizden, kurum kültürümüzden başlayabiliriz; çünkü gün gelip mesafeli durduğumuz bazı konular sonrasında hazırlıksız yakalanmalarımızdan dolayı mecburiyetimiz halini alabiliyor. Tıpkı bugün evlerimize kapanmamıza neden olan Covid-19 pandemisi gibi. Herkese sağlıklı bir gelecek dileriz.

Kaynakça: